|
|||
Valilik Büyükaslan Savaşı | |||
MUSTAFA IŞILDAK | |||
m.isildak02@gmail.com | |||
VALİLİK-BÜYÜKASLAN SOĞUK SAVAŞI Gül gibi Cumhurbaşkanımız Muhterem Abdullah Gül’ün Adıyaman’a gelişi il olarak bazı yönlerden noksanlarımızın olduğunu ortaya çıkardı. Programa göre 11.00’de Valilik ve 12.00’de de Belediyeyi ziyaret planlanmıştı. Lakin belediyeden gönderilen SMS’ler ile yapılan hoparlör yayınlarında valilik ziyaretinden hiç söz edilmiyor, halkın belediye önünde toplanması isteniyordu. Herkes gazete okumayacağına veya resmi programdan haberi olmayacağına göre hoparlör sesini duyan vatandaşlar belediyeye koşuyordu. Oysa anonslarda her iki ziyaretten de söz edilebilir, halkın valilik önünde toplanması istenebilir, dolayısıyla halkın karşılamayı valilikte, uğurlamayı ise 500 metre yakınlıktaki belediyede yapması sağlanabilirdi. Ama galiba yine siyaset ve enaniyet galip gelmiş, “kolektif doğruyu” uygulama yerine “bireysel doğruların” uygulanması ortaya çıkmış, böylece Adıyaman vatandaşı ikiye bölünmüştü. Devlet ve millet geleneklerinin aksine yaratılan bu fiili durum örneği, cumhurbaşkanının önceden ziyaret ettiği 57 ilden hangisinde yaşanmış ise bildirilirse sevineceğim ve bu köşede sizlerle de paylaşacağım; yok eğer yaşanmamış ise demek ki bir ilke daha imza atmış olduk böylece! Geldik karşılama törenlerine; belediyenin karşılama töreni valiliğe göre daha hazırlıklı, canlı ve içtendi. Valilik töreni “devlet memurlarının” alışılagelmiş resmi tören havasından çıkamamıştı. Oysa bilhassa halkın içerisinden gelmiş bir cumhurbaşkanına biraz daha sivil yaklaşım içerisinde bulunulabilirdi. Bunun çaresi ise belediye ve valiliğin “sanki iki ayrı ülkenin kurumları imiş” gibi hareket etmeyerek Hacı Bektaş-ı Veli’nin “Bir olalım, diri olalım, iri olalım” sözü ile beraber “Bediüzzaman Said-i Nursi’nin “Bizler muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yoktur.” sözüne işlerlik kazandırmaktı. Cumhurbaşkanlığı internet sitesine girdiğimizde Şanlıurfa bölümünde Muhterem Gül’ün Balıklıgöl’de çekilen resmini görürüz. Adıyaman’la ilgili bölümünde ise valilik ve belediye önünde çekilen klasik resimlerini görürüz. Peki zamanı iyi yönetebilseydik, Cumhurbaşkanımızla evcilik oynar gibi alışılmışın aksine hem valilikte ve hem de belediyede konuşmaya zorlamasaydık, brifingleri gereğinden fazla uzatmasaydık zaman kalmadığından gitmeyi son anda iptal ettiği Sahabe Savfan Bin Muaddal Hazretleri mekanında çektirdiği resmi de görebilirdik. Hani, panel ve seminerlerde tanıtım eksikliğinden şikâyet ediyorduk? Acaba kaç on yıl sonra aynı fırsatı yakalayabiliriz? Bu sefer oldu, bari bundan sonrasında olmasın… Hükümetin bölgesel şovenizme geçit vermediği gibi; milletvekillerimizin bu konuda “hakem” rolü üstlenerek valilik ve belediye arasında koordinasyon sağlayıp “kurumsal şovenizme“ de geçit vermemelerini, dolayısıyla Valilik-Büyükaslan soğuk savaşını tekrar ettirmemelerini diliyoruz. “İki cumhuriyette” değil “tek cumhuriyette” yaşamak istiyoruz. Gül’ü kazanalım derken Adıyaman’ı kaybederek; demiryolu, hukuk fakültesi ve Sahabe projelerini Cumhurbaşkanının himayelerine alma arzumuz bir başka bahara kalmış olsa da… Mustafa Işıldak www.isildakkalem.com 14.5.2012 Adıyaman’da Bugün Gazetesi 0532–422 95 28 m.isildak02@gmail.com | |||
Etiketler: valilik, büyükaslan, savaşı |
|