Orucun Güzelliği
Kavurucu sıcaklarda, tutulmakta zorlanılsa da rahmet kapılarının açık olduğu şu mübarek Ramazan ayında, hamd olsun ki oruçlarımızı tutmaya devam ediyoruz.
Küçük, büyük herkesin Ramazan ayına ilişkin, gizli ve aleni olan çok farklı duyguları, farklı hatıraları, farklı hikâyeleri vardır.
Hep dinleriz ya büyüklerimizden, “nerede o eski Ramazanlar” diye. Belki önceleri bir anlam veremedik. Bizler yaşlandıkça onlara hak veriyor ve biz de “nerede o eski Ramazanlar” diyoruz. Eminim ki şimdi çocuklarımızda bizim gibi aynı şeyleri söylemekte ve belki de ileride onlarda aynı söylemleri tekrarlayacakladır.
Halden anlamak babında İslâm’ın şartlarından gizli yapılan bir ibadet olan oruçla, açların halleriyle hemhal olmak, sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın, paylaşmanın en üst seviyelerde hissedildiği, uygulandığı şu günlerde; dünyanın birçok yerinde devam etmekte olan zulüm ve işkenceler altında inim inim inleyen Müslümanların olduğu bilmekle, düşünmekle ne kadar hemhal oluyoruz doğrusu bilemiyorum.
Teknolojinin gelişmediği zamanlarda farkında olamıyorduk; ama artık dünyanın en ücra köşesinde kimlere, nasıl bir zülüm ve işkence reva görülmektedir, anında haberdar oluyoruz. Böyle bir durumun, içimizi acıtması gerekir. Yüreğimizi yakması gerekir, Onlar aç dururken, bizlerin envai çeşit yiyecek-içecek gibi nimetlerinden şuursuzca faydalanmamız ne kadar Müslümanlığımıza sığacak ve bağdaşacaktır.
Yüce peygamberimiz demiyor mu: “Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir.”
İnsanlar, özellikle Müslümanlar yakılırken, işkence, zulüm görürken, kadınlara namusların el ve dil uzatılırken; bizler nasıl günde iki öğün (Ramazan orucunda) olan sofralarda işkembemizi doldurma derdine düşüyoruz.
Acaba biz mi oruç tutuyoruz yoksa oruç mu bizi tutuyor?
Düşünmeye değmez mi, muhasebe etmek gerekmez mi?
*
Sadece kuş sütünün eksik olduğu iftar ve sahur sofralarının en sevdiğim yanı aile bireylerinin bir araya toplanmasıdır. Yoksa yemeklerin yenildiği hiçbir öğünün sofrasında aile bireyleri bir araya gelmemektedir. Aynı saatte, aynı anda, aynı ruh hali içerisinde topluca yapılan iftar ve sahurların yapılmasında yaşanan sevinç ve neşe, inanın arzulanan/arzuladığımız bir manzaradır. Her türlü nimetin, bolluğun ve bereketin hâkim olduğu iftar sofraları; aynı zamanda inanç ve ibadet sofraları, sadece yemek yenmesinden ziyade oruçların açıldığı şükür ve dua sofralarıdır. Eş, akraba, dost arkadaş ve aile yakınlarının bir araya geldiği nadir zamanlarından olan iftar yemeklerinde, yardımlaşma ve dayanışma duygularının gelişmesine vesile olduğu, sevginin, saygının hürmetin ve şefkatin daha da perçinleştiği, zamanlardır.
Öyle ki iftarlara davet edilen fakir, fukara ve ihtiyaç sahipleriyle durumu iyi olanların kaynaştığı zekât ve sadakanın o inanılmaz hafifliğiyle perçinleşen kardeşlik duyguları, mevcut gönül zenginliğimizi ve din kardeşliği bilincimizi de ortaya koymaktadır.
Sevgili Peygamberimiz; “Oruçluya iftar yemeği veren kimse, oruçlunun sevabında bir eksilme olmadan, onun alacağı kadar sevap alır ” buyurmuştur.
Bayanlarımız, sofralara en sevilen yemeklere, sevgilerini de katarak, bütçelerince kendi maharetlerini ortaya koyarlar, daha bir özen ve titizlikle, zevkle, isteyerek mutlu ve neşeyle süslerler.
İftarlar açılır, dualar yapılır, herkesin yüzünü verilen nimetlere karşı Hâkim-i Mutlak’a olan şükürlerini eda etmenin sevinci kaplar. Koyu sohbetler eşliğinde çaylar içilir. Birlikte olmanın hazzı ve mutluluğu renk katar, heyecan katar o manevi atmosfere.
Ne güzel oruç tutmak, ne güzel iftar açmak... Ne güzel sevenlerin, sevilenlerin birlikte olması… Ne güzel kulun Rabbinin nimetlerine olan şükrünü eda etmesi, dua ve niyazda bulunması…
Şeytanların köşe bucak kaçıştığı, rahmet kapılarının ardına kadar açıldığı, bereket ve mağfiret ayı olan Mübarek Ramazan ayının neşesini iftar sofrasında inananların dostlarıyla ve ailesiyle paylaştığı o ana, o mekâna, o mekânda bulunanlara ne mutlu.
Yüreklerin sevgi ve huzur dolduğu Ramazan’da orucunu tutanlara ne mutlu...
İftar sofralarınız afiyetli, paranız bereketli, kararlarınız isabetli, yuvanız muhabbetli, kalbiniz merhametli, bedeniniz sıhhatli, yüzünüz mutlu, gününüz kutlu ve Ramazanınız hayırlı olsun.
Kerim BAYDAK- kbaydak61-artan@hotmail.com
|