Önemli Olan İnsan Olmak!
İnsan sevebilir ya da sevmeyebilir.
Bu tamamen onun insiyatifinde ve tasarrufundadır.
Ancak bazen insan sevmekle de karşısındakine zarar verebilir.
Sevmenin de zararı olabilir mi?
Evet, olabilir.
Aşırı dozajı kaçmış sevgi, sevdiklerinin bir takım sıkıntılarla karşı karşıya kalmasına sebep olabilir.
Kimi ne kadar seversen sev; onu ne kadar sevgili yaptığındır önemli olan...
Onu ne kadar sevgili yaparsan yap, onun sevgiden ne anladığıdır asıl olan!..
Seven insan kimi zaman sevdiğini gözyaşlarına boğar.
Aşırı sevgiden kaynaklanan üstüne titreme hali, boğacak derecede sevileni sıkboğaz eder.
Konuşsa bir türlü, konuşmazsa bir türlü...
Kimi zaman sevilenin gözleri yaşlı olup, hayatına sızlanarak devam ettirir.
İnsan seviyorsa, seviyordur.
Bunun başka izahı olamaz.
Seven insan mutlu olacaktır ve nice mutluluklar tadacaktır.
Herkesin sevdiği dostları vardır, can dostları vardır, sırtını bir dağa yaslar gibi dayanabileceği, güven duyabileceği dostları vardır.
Kurulan sarsılmaz, eğilmez, bükülmez dostlukları vardır.
Bazen maddi menfaatler uğruna sevgiden vazgeçildiği oluyor.
Bu da dostlukları bitiriyor.
Darbelenen dostluklar kimi zaman aşırı bir takım sebepler yüzünden, sevgi beslenen o dostluklar utanmadan, sıkılmadan, hesabı yapılmadan, kimi zaman farkında olunmadan üç-beş kuruşa satılabiliyor.
Bazen edindiğimiz o tecrübeler bile dostlukları kurtarmaya yetmiyor.
Yaralanan kalp yüzünden, gönüldeki ağır tahribat yüzünde bütün hayata, insanlara, hayatta olanlara, önyargı canavarına besliyor ve esiri durumuna düşebiliyoruz.
Maharetleri çok olan; yükte hafif olan beynimizle çeşitli oyunlar, olmadık fırıldaklıklar çevirebiliyoruz.
Bazen olan bitenleri kabullenemiyor, “beyniniz almıyor yapılanları” diyerek sitemlerde ve serzenişlerde bulunabiliyoruz.
Neden?.. Neden ama!..
Bazen insan olmak demek; sadece düşünebiliyor olmak, düşünmekten ibaret değilmiş gibi geliyor!
Esasında doğru-düzgün, etraflıca derinlemesine düşünebilmeli insan.
İnsaflı davranarak, biraz tatminkâr olmalı, karşı tarafında içinde bulunduğu ruh halini iyi düşünmek, anlayabilmek gerek.
İçinde bulunulan durum itibarıyla bazen sitemkâr, biraz isyankâr olabiliriz.
Olaylar ve olanlar nedeniyle biraz hüzünlü, belki biraz kırılgan olabiliriz.
Beklenilmeyen ve tasvip edilmeyen tavırlar karşısında yüreğimiz yaralanabilir ya da biz bazı yürekleri yaralayabiliriz, kim bilir!..
Her şeyden önce insanız, insan olmanın gereklerini yerine getirerek nankör olmamalı, hatta biraz daha sadık ve kabul edilebilir konumda bulunarak biraz daha müsamahalı ve hoşgörülü olabiliriz.
Olmaz mı?..
Hem bu cilveler bu nazlar da kime?..
Neler oluyor bize?
Hem ne kaybedebilir ki?..
Her şeyin başı madem ki sevgi!...
Önemli olan insan olmak değil midir?..
Madem ki önemli olan insan olmak, insanları sevmek, dostlarını hayal kırıklığına uğratmamaksa...
O halde sevgisizlik deryasında boğulmanın, girdaplarında kaybolmanın, karabasanlarda mengenenin dişlileri arasında sıkılmanın neresi ve neyi iyi olabilir ki?.
Söyleyebilir misiniz?...
Kerim BAYDAK
kbaydak61-artan@hotmail.com |