|
|||
![]() |
Gergere Bir Bakış -1- | ||
KERİM BAYDAK | |||
kerimbaydak@hotmail.com | |||
Gerger’e Bir Bakış -1- Hafta sonu yemekli bir davete icabet etmek üzere, Adıyaman’ın en şirin, en küçük ve en uzak ilçesi olan Gerger’e doğru yola koyulduk. Gerger ilçesi, Adıyaman merkeze 105 km. uzaklıkta olup, 2012 nüfus verilerine 3185 kişinin yaşadığı şirin bir ilçemiz. Yirminin üzerinde gazeteci arkadaşlarımızla beraber, Gerger’e doğru yola alırken; baharın o güzelim temiz havasından, yeşilliğin kokusundan, yüreğimize doyasıya çeke çeke ilerliyorduk. Kâhta, Narince istikametinde yol aldığınız araçta; sevdiğiniz dostlar, duygudaş arkadaşlarınız olunca, yolculuğun nasıl geçtiğinin farkında olmuyorsunuz. Akdeniz iklimi gibi karasal bir iklime sahip olan Gerger, kışların soğuk, yazların sıcak ve kurak geçtiği bir mevsimde, aslında tam da kıvamında olan bir zamanda yolculuk yapıyorduk. Araçta Nuri, Sabri ve Yılmaz kardeşlerimizle neşeli, sen şakrak esprilerin kırıla gittiği bir yolcukla, Üzeyir Peygamber makamını geçip, Gerger’e yöneldiğimizde; insanın içini dışına getiren keskin virajlar başladı. Dışarıda, baharın en güzel hallerini yansıtan, ağaçların elbise giyinircesine yeşile bürünmeleri, otların salına salına, ılgıt ılgıt esen rüzgârla boynunu bükmeleri, sağa sola sallanmaları; “Gerger’e hoş geldiniz” der gibiydi. Gerger girişindeki ilgimizi çeken ve sanırım Gerger’in en önemli sorunlarından bir tanesi olan, ilçe çöplerinin geçtiğimiz yolun kenarına, ilçenin girişine dökülüyor olmasıydı. Aslında çöpler, pek de görülmeyen yerlere dökülür; ama sanki Gerger “ işte bakın, bunlar bizim çöplerimiz, görün çöplerimizden haberiniz olsun!” der gibiydi. Biraz tuhafımıza gitse de, kanıksasak da, az ilerideki Gerger Kaymakamlığınca barajın sahile yakın bir tepede yapılan “Şahin tepesi” adlı dinlenme tesisinin modern görüntüsü, biraz gönlümüzü almış gibiydi. Gerger’in uzaktan görüntüsü, o kadar da ahım şahım bir yer olarak görünmüyordu. Yıllar var ki birkaç kamu binası dışında fazla da bir yapılaşma yoktu. Yaşayanlar da hep yaşlı, kadın ve çocuklardan müteşekkil. Çünkü iş imkânı olmadığından, gençler il dışında, çeşitli şehirlere para kazanmak amacıyla giderek, gurbette kalmaktadır. Dağlık ve engebeli bir arazide kurulmuş ilçe merkezi, tarımsal arazisi olmadığı görüntüsü hâkimdir. Ektikleri ancak kendilerine kıt kanaat yetmektedir. İlçenin Fırat nehrine olan yakın kesiminde, mevcut tarıma elverişli arazileri de Atatürk barajının altında kalmış olduğundan, yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayacak hiçbir ekim, üretim, tarım işi yapılmamaktadır. Kân boğazından Gerger toprağına girdiğiniz andan itibaren, kendinizi bir labirente girmiş gibi hissedersiniz. Üç tarafı sarp dağlarla çevrilmiş ve bir tarafı da baraj sularının kapattığı bir alanda, nereye, nasıl giderseniz gidin, hep aynı yere çıkarsınız, vardığınız yer aynıdır. Çıkmak isteseniz çıkamazsanız, kaçmak isteseniz kaçamazsınız, Yıllar önce görev yaptığım bir dönemde, vatandaş biri; “kan boğazını kapatıp burayı bir vahşi doğal hayat için kullanmak gerek” demişti. Yani girenin bir daha çıkmayacağı, kaçamayacağı doğal bir coğrafyaya sahip olan bir yer. Adıyaman’dan başka hiçbir yerle bağlantısı yok. Resmi işleri hariç, diğer işleri Adıyaman veya Kâhta ilçesinde görülür. Kışın zorlu yaşam şartlarında, yaşayanlar birçok şeyden mahrum kalabiliyor Bazen insanlar arasında, “ bir vurdum mu soluğu Gerger’de alırsın!!” ya da “galiba sen soluğu Gerger de almak istiyorsun!!” gibisinden, sürgün yeri, mahrumiyet bölgesi olduğuna dair izlenimler veriyorlar. Misafiri olduğumuz çiçeği burnunda Belediye Başkanı Zeynel ASLAN, henüz bir makama sahip olduğundan; gayet heyecanlı ve bir şeyler yapmanın/yapabilmenin arayışındaki görüntüsüyle, büyük bir yükün altına girdiğinin farkında olarak, makûs talihlerini yenerek, ilçeye birçok konuda girdi-çıktılar sağlamanın hesabı içerisindeydi. Yıllar ilerlemesine rağmen, halen ilçenin yollarının sıradan parke taşı döşemenin ötesinde farklı bir şey görülmüyor. İlçenin hemen ön tarafında, çeşme diye edilen ve aynı zamanda çok sıradan ilkel durumdaki mezbahana (hayvan kesim yeri) olarak kullanılan alanda, çeşmenin kurumuş olması bir yana, ilçenin kanalizasyon sularının narların bolca olduğu meyve bahçelerine doğru akması, pek de şık bir görüntü sergilemiyor. Mezbahana de kesilen hayvanların sakatatlarının ve diğer atıl atıkların atılmasıyla kesif bir koku ilçenin üzerine sinmektedir. Belki birkaç milyonla alınabilecek borularla ilçenin alt taraflarına kadar götürülebilecek kirli suların ve atıkların uluorta bırakılması, gerçekten çok tuhafımıza gitti. Hâlbuki ilçe konum ve yerleşimi itibariyle, her şeyi yapmaya müsait bir durumdadır. Baraj kenarında yapılacak tesislerle, baraj suyu, havası ve doğal bitki örtüsü ile mevcut çiçek ve otlara, yabancıların dikkatlerini cezbederek, turizme katkıda bulunulabilir. İlçenin sınırları içerisinde bulunan Berber Kalesi, yaylalarının güzelliği ve özellikle sağlıkta etkisi ve katkısı olan Sülüklü gölün tanıtılması ve dünyanın sekizinci olarak Nemrut Dağı’na çıkacak olan turistlerin tur operatörleriyle irtibata geçilerek, gelen 100.000’e yakın turist mevcudun en az % 20’sinin ilçeye girmesi sağlanabilir. Bu %20’lik 20.000 turist girdisi, ilçeye büyük bir canlılık sağlayacak ve hareketlilik getirecektir. Aksi takdirde Gerger, bir türlü kabuğunu kıramayacak, ne ekonomik anlamda, ne turizmden faydalanma anlamında, ne de sosyal hayatta yaşam standardını yükseltme, yakalama anlamında hiçbir ilerleme kaydedemeyecektir. Kerim BAYDAK |
|||
Etiketler: Gergere, Bir, Bakış, 1 |
|