ENGELLİLER HAFTASI
Unutmayın hepimiz engelli adayıyız
İnan görmez âmâyız hatırlı bir sayıyız
İşitme konuşma ruhî sakat ve engelliyiz
Dikkat düşün düşmeden güne sahip ol dostum!
10 ile 16 Mayıs günleri arası Sakatlar Haftası’dır.
Bu hafta boyunca tüm engellilerin sorunları tartışılır.
Sakatlığa sebep olan etkenler açıklanır ve bu sebeplerin ortadan kalkması için çareler araştırılır. Sakatların eğitilebilmeleri ve iş sahibi olabilmeleri için gerekli şartlar oluşturulmaya çalışılır. Sakatla Haftası boyunca, her gün ayrı bir sakatlık konusu işlenir.
10 Mayıs günü sakatlar Haftası’nın açılışı yapılır.
11 Mayıs görmeyenler günü,
12 Mayıs işitme ve konuşma engellileri günü,
13 Mayıs ortopedik özürlüler günü,
14 Mayıs zekâ ve ruhsal özürlüler günü,
15 Mayıs güçsüz yaşlılar ve korunmaya muhtaç çocuklar günü olarak değerlendirilir.
16 Mayıs günü ise; sakatlar haftasının genel değerlendirmesi yapılır.
Akraba evliliği, gebelik öncesi tedbirsizlikler, aşıların zamanında yapılmaması, kazalar ve savaşlar sakatlığın en önemli sebepleridir. Sakatların da hayatlarını sürdürebilmek için çalışmaları ve gelir sağlamaları gerekir.
Sakatlara acıyarak ya da onlara bakıp duygulanarak sorunlarını çözemeyiz.
Belki çoğumuz gerçekten acıdığımız için gerek dini gerekçe, ahlaki ve vicdanî olarak onlara yardımcı olmaya, maddî yönden destek olmaya çalışıyoruz; ama nereye kadar... Onlara maddî ve nakdî olarak destek çıkacağız elbet, ancak onlara iş bulmamız/vermemiz, bence daha makul ve mantıklıdır. Onların da istediği budur eminim. Nasıl olursa olsun, onların da yapabileceği işler muhakkak vardır.
Sakatların iş sahibi olmalarına yardımcı olmak zorundayız.
Özellikle işadamlarımız, tüccarlarımız elindeki imkanlar dahilinde onlara iş vermeliler. Özürlü olsun, olmasın her insanın yapacağı bir iş vardır mutlaka. Kanunlarımız, işlerinde çalışan her 100 işçiden 2 sinin sakat işçi olmasını zorunlu kılmıştır. Gördüğümüz sakatlarla alay etmeyelim ve gülmeyelim. Bir gün bizim de sakat kalabileceğimizi aklımızdan çıkarmadan onlara yardımcı olalım.
Unutmayılım ki! “Her insan bir sakat ve engelli adayıdır.” Nasıl siyasi seçim arenasında milletvekili aday adayları varsa ve şans birilerine gülecekse...
İşte her insanda, trafik, doğal afet ve kazalar sonucunda, vurulma, çarpma daha değişik, çeşitli nedenlerden dolayı her an bir sakatlık neticesinde engelli duruma düşebilir.
Sakatlar haftasına ithafen yazılmış olan “AĞLAMA GÜLÜM “ adlı şiir kitabımdan bir şiirle başbaşa bırakıyorum.
*/*
ANLADIN MI DOSTUM?
Bir köşede oturan birini görsen
Aklına beni getir, olur mu dostum.
Gözleri yaşlaşmış, hep ağlıyorsa,
İnan ki çok büyük bir derdi vardır.
Korkmadan yaklaş, konuş,
Anladınmı dostum.
Dolmuştur gözleri, anlatamaz derdini,
Bakışları haykırıyor, bedeninin tüm halini,
Geçmişte yaşanan bir hatanın izini,
Anlatacak sana, acı bir tebessümle,
Anladın mı dostum.
Belki gönül derdidir, yüreğini yakar.
Belki de doğumdan kalan, bedenen fakir.
Öyle veya böyle hayatını zindan eder.
Sakın hatırlatıp, hayatını etme karamsar,
Anladın mı dostum.
Kimse sevgi, şefkat göstermedi ona inan.
Kimse elinden tutmadı, halinden anlayan.
Hep hor gördüler, gülüp geçtiler arkasından.
Yıktılar, umutlarını, hayallerini, yarınlarını...
Anladın mı dostum.
Yakılan, yıkılan, yok olan ben isem eğer,
Yazmışsa Mevlam, olmuş sa bana kader.
Aşkından kalmışsam o köşe başında heder.
Hep senin aşkındandır, Kerim buna değer.
Anladın mı dostum.
Kerim Baydak
“Ağlama Gülüm” adlı şiir kitabından
Sayfa=16
Hepinize kazasız ve sağlıklı günler, mutlu bir ömür diliyorum!
|