Bir Babanın En Mutlu Günü Bu Olsa Gerek
““Anne-baba için çocuğunun mürüvvetini görmek kadar insana mutluluk veren başka bir şey var mıdır bilemiyorum!..
Özellikle kızının telli-duvaklı, alnı ak, yüzü pak olarak bir aile kurduğunu görmek, insanı inanılmaz derecede mutlu, huzurlu ve sevinçli kılmaktadır.
Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, çocuklarını her türlü kötü ve olumsuz etkenlerden, gelebilecek muhtemel tehlikelerden korumak çok zorlaştı.
İçki, kumar, zina, kaçırılma, cinayet, gasp, terör... gibi şeytanî ve nefsanî duyguların esiri olmalarını engellemek hayli zorlaştı
İster kız olsun, ister erkek olsun, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı, teknolojik gelişmelerinde etkisiyle her geçen gün ağına düşürüp, ablukaya alarak, ne olduğu belirsiz bir neslin yetişmesine sebep olunuyor.
İşte bu yüzden, kız çocuklarının yetiştirilmesi büyük bir dikkat ve titizlik gerektirmektedir. Kızlar elbette zamanı geldiğinde, -deyim yerindeyse- aileden kanatlanarak uçup gideceklerdir. Kanatlarının daha sağlam olduğunu ve kırılmadığını görmek, bunun için her türlü önlemi almak, elbette biz ebeveynlere düşmektedir.Fazla sıkmadan; ama temelli de serbest bırakmadan çocuklarımıza gereken ahlakî terbiyeyi vermeliyiz.Sonuçta gençler, ebevynler gibi olanlara-olaylara aynı bakış açısıyla görüp, değerlendirmediklerinden olsa gerek, tamemen ihtiyatlı davranamazlar.Tamamen duygusal davrandıklarından, akıl ve mantığın etkin olduğu bir takım detayları atlamaktadırlar.
İşte tam da bu anlamda, ebeveynlere, özellikle babalara büyük görevler düşmektedir.
“Kızını serbest bırakırsan, ya davulcuya varır ya da zurnacıya” (davulcu ve zurnacıları tenzih ederim) deyimini sıkca duymuşsunuzdur.Bu söylemdeki amaç, çocuklara sahiplik etmenin gerekliliği hususudur.
“Bir kızı bin kişi ister, bir kişi alır.” Yeni bir aile kurmak amacıyla istenen kız evlatlarımızı verdiğimiz kişiyi çok iyi tanımalıyız. Sonradan pişman olmamak için, nasıl bir aileye ve kime verdiğimize çok dikkat etmeliyiz.Aynı şekilde kız isterken de nasıl bir aileden, nasıl bir kızı istediğimize dikkat etmeliyiz.
Malum son zamanlarda gençler; Mehter Marşı eşliğinde “evet” diyerek evlenip, Ankara Marşı eşliğinde “hayır” diyerek boşanıyorlar.
Ekonomik özgürlüğün birinci sebep olarak gösterildiği ( aslında çok farklı sebepler vardır...) bu boşanmalar, her geçen gün hızla artmaktadır.
Olan, yine geleceğimiz teminatı çocuklarımıza oluyor.””
Bütün bunları düşündüm, kadim dostum Bilal KARADAĞ’ın o en mutlu gecesinde.
Her babanın tatmak istediği en ulvî ve en güzel duygudur, kızının mürüvvetini görmek.
KARADAĞ dostum, bu mutluluğu, bu sevinci, bu huzuru yaşıyordu.Hem de doyasıya... Buruk bir sevinç ve mutluluk olsa bile!..
“Nasıl bir duygu, özellikle ilk kızını gelin etmek, onun bu mutlu gününü görmek nasıl duygu, heyecanlı mısın, nasıl bir ruhiyeti hal içerisindesin?” dediğimizde; “tarif edilemez bir mutluluk ve heyecan; ama tatlı ve mutluluk veren bir heyecan var üzerimde...” diyordu gözlerinin içi parlayarak...Gerçekten mutluluktan uçuyor gibiydi.Yüzündeki o mutlu tebessüm ve misafirlerini karşılamada ki o tatlı heyecanı görülmeye değerdi.İlk kızını gelin etmenin vermiş olduğu o mutluluk, bir başka anlamlı güzellikteydi.
Âdet olduğu üzere, düğün merasimlerinin vazgeçilmezi olan yemek ikramınından sonra; http://www.adiyamanbulteni.com haber sitesinin sahibi Zeynal KAPLAN dostumla beraber, “hayırlı ve uğurlu olsun, rabbim mesut ve bahtiyar etsin!” dilek ve temennilerden sonra, bize yansıyan o mutluluk kırıntılarından bir nebze faydalanarak ayrıldık.
Ne mutlu ki insan dostlarıyla, sevdikleriyle bu mutluluğu paylaşıyor, yaşıyor.
Selam olsun dostluğa, dostluklara...
Hikmet ve Bilal Karadağ’ın biricik kızları Rabia ile Hanım ve Remzi Uyanık ailesinin biricik oğlu Sinan düzenlenen düğün töreni ile dünya evine girip, yeni bir ailenin temellerini attılar..
Karadağ ve Uyanık ailelerine hayırlı olsun derken, Rabia ve Remzi Uyanık çiftine ömür boyu mutluluklar diliyorum.
Tekrar “Allah mesut ve bahtiyar etsin, Allah mutluluklarını ve sevinçlerini daim etsin.(Amin)”
Kız çocuğu berekettir.Bir hadîs-i şerîfte, “kimin kız çocukları olur, onlara râzı olur, iyi yetiştirir ve dengi ile evlendirirse, bu kız çocukları onun için cehennemden perde olurlar” buyurulmuştur.
Kerim BAYDAK
kbaydak61-artan@hotmail.com |